ŞAHİDİM
Bugün Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 arkadaşının vefatının sene-i devriyesi.
Vefatının 15. yılında Yazıcıoğlu'nu ve tüm yol arkadaşlarını rahmetle anıyorum.
"Gül, gül ki gül yüzünde binlerce güller açsın.
Gül bahçesi, gül yüzünden sevgi topla demet demet.
Sevgide güller açsın, güller sevgi dağıtsın;
Sevgiyle bakıyor, gül gibi görüyorsan sen bahtiyarsın."
15 yıl önce yine bir yerel seçim atmosferiydi. "Üşüyorum" şiirindeki ifadesiyle ulaşmak istediği "Sonsuzluğun Sahibi"ne varmadan önce, siyasi hayatının son mitinginde -belki de içine doğarak- 41 yıllık mücadelesini özetliyor ve "Sizin karşınıza çıkarken utanacağım hiçbir şey olmadı çok şükür" diyordu. Kendisini dinlemeye gelenlere "Hangi partili olursanız olun sizleri birbirinize gül atmaya davet ediyorum, Allah'a ısmarladık" diyerek miting meydanlarında eşine çok az rastlanır bir incelik sergiliyor ve kendi yazdığı "Gül" şiirini okurken sevenlerine gül atarak vedalaşıyordu.
"Seçimler bir kavga aracı falan olmamalı.
Size de bir tavsiyede bulunmak istiyorum:
Sakın akşam televizyonlara bakıp da liderlere ve onların metodlarına kapılmayın.
Sel gider kumu kalır. Bu seçim de gidecek; ama siz komşu olarak, akraba olarak, hemşehri olarak yine birlikte yaşamaya devam edeceksiniz."
Yine aynı mitinginde, bütün iktidarlar döneminde kim yaparsa yapsın "Doğruya doğru, yanlışa yanlış" dediğini; Bahçeli, Baykal, Ecevit veya Erdoğan'ın doğru yaptığı şeyler varsa çıkıp söylediğini ifade ederek asıl muhalefetin nasıl yapılacağını gösteriyordu. "Benim için Kürt-Türkmen, Alevi-Sünni, Laz-Çerkez yok; 'Yaratılmışı severim Yaradan'dan ötürü' anlayışıyla 'İnsan' var karşımda" diyerek ülkeyi kutuplaştırmak isteyenlere karşı kardeşliğe vurgu yapıyordu. Seçimlerin geçici, birlikte yaşamanın kalıcılığına dikkat çekiyor, üslubun yüz yüze bakmaya ve tokalaşmaya mani olmamasını, nezakete yer bırakılmasını tavsiye ediyordu.
"Ve gittin, Umutsuzlukla yoğrulmuş yarınların Türkiyesini, Yüreksiz adamlara bırakıldığını bilerek..."
Siyaseti, içinden çıktığın cefakar Anadolu insanının sıkıntılarını çözmek için ve Allah rızası için yaptığına şahidim.
Şahidim, doğru bildiğin yolda tek de kalsan yürüdüğüne.
Şahidim, bir saniyesine bile hükmedemeğimiz bir dünya için fırıldak olmadığına.
Şahidim, 12 Eylül zindanlarında çektiğin işkencelerden yüzüne kalan izlere.
Şahidim, ne kaderine ne devlete küstüğüne.
Şahidim, kolay kolay kimsenin sesini çıkaramadığı 28 Şubat'taki onurlu duruşuna.
Şahidim, namlusunu milletine çeviren tankı selamlamadığına.
Şahidim, emzikli bebekleri öldürenleri (İsrail Cumhurbaşkanı'nın TBMM'deki konuşmasını) dinlemediğine.
Şahidim, Doğu Türkistan'dan Balkanlar'a olan haykırışına.
Şahidim, ömrünü Türk-İslâm Ülküsü yolunda harcadığına.
Şahidim, şehadetine. Ruhun şad olsun.
#MuhsinYazıcıoğlu
Yorumlar
Yorum Gönder